Galatasaray Kulübü, bu ülkenin en saygın kurumlarından birisidir. Sadece sporuyla değil kültürü ile de bir ekol olmuştur. Bir Fenerbahçeli olarak Galatasaray’ın bu yanını gıptayla izlemişimdir.
Ama ne zaman ki Ünal Aysal bu kulübe başkan oldu; o zaman eski izlenimlerim yok oldu gitti.
Çünkü Bay Aysal, Fenerbahçe’ye şike tuzağı kurulup da çökertilmek istendiğinde; -bilerek veya bilmeyerek- şikeci takımının yanında yer aldı.
Kimdi o şikeciler: Bugün Paralel örgüt diye soruşturulan ekibe bağlı polisler, savcılar, yargıçlar…
Şike operasyonunu başlatan ismin bugün paralelci diye nitelenenlerden Savcı Zekeriya Öz olduğunu bilin yeter.
Bugün geldiğimiz nokta ise çok farklı: Şike davası yeniden görülecek… Hukuk öyle karar vermiştir. Bunun anlamı şudur: Fenerbahçe’ye tuzak kurulduğu tespit edilmiştir.
Ama Bay Aysal, 3 Temmuz’un hemen ardından Fenerbahçe’nin çökertilmesi için elinden gelen her şeyi yaptı. Fenerbahçe’nin cezalandırılmasını istedi. Yoksa kendilerinin ve Türk milli takımının da cezalandırılacağını iddia etti.
Güç durumdaki bir kimseye vurmak, bu milletin geleneğine de ahlakına da uymadığı halde, Bay Aysal öyle davranmaktan hiç çekinmedi.
Ve bu tutumu ile Fenerbahçe ile Galatasaray’ın arasına tamiri güç bir düşmanlık tohumu ekti.
Şimdi bu yıkımı yaratan o değilmiş gibi konuşmasında sporda dürüst yönetimden söz ediyor…
GS’YE NE VERMİŞ?
Onu dinlerken anladım ki Galatasaray’a bir kuruş bile vermemiş ama oradan alabileceklerini almış.
Örneğin anlattığı bir AIG olayı var. Kulübün bir hissesi 23 milyon dolara AIG’ye satılmış… Bay Aysal Galatasaray’ı kurtarmak adına bu hisseleri satın almış. Daha sonra bu hisselerin parasını kulüpten tahsil etmiş. Sadece onu mu? Bu hisselere düşen kâr payını da almış Galatasaray’dan… Sadece bu kadar mı? Kendi deyişi ile Galatasaray’a ara işler için verdiği 5 veya 6 milyon doları da geri almış.
Anlaşılıyor ki Bay Aysal Galatasaray kulübü için 1 kuruş bile vermemiş… Üstüne üstlük, Galatasaray’ın borçlarını azaltmamış, artırmış… Ama taraftar onu büyük başkan sanıyor…
Halbuki o, cemaatçi takımının Fenerbahçe’ye kurduğu tuzakta şikeci görevlilerin yanında yer alarak iki büyük kulübün taraftarlarını birbirine düşman haline getirdi. Futbol toplumuna en büyük zararı bu tutumuyla verdi. Gitmiş olması sadece Galatasaray için değil Türk spor camiası için de hayırlı olmuştur.
Dilerim ki Alp Yaman gibi bir beyefendi Galatasaray’a başkan olur da Ünal Aysal’ın yıktıklarını toplar…