Karakter boyutu : 12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto
Prof. Yıldırım: İstanbul deprem konusunda şanslı çünkü...
02 Mayıs 2013 Perşembe 17:33

Prof. Yıldırım: İstanbul deprem konusunda şanslı çünkü...

Yıldız Teknik Üniversitesi Prof. Dr. Yıldırım, "İstanbul'da afet büyüklüğünde bir deprem bekmeliyoruz" dedi.

Yıldız Teknik Üniversitesi İnşaat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Yıldırım, olası büyük Marmara depreminin İstanbul’un merkezinde değil, Büyükçekmece-Saroz Körfesi arasında beklendiğini söyledi. Yıldırım, İstanbul’un deprem konusundaki en büyük şansının ise en yakın fay hattının kent merkezine 8 kilometre mesafeden geçmesi olduğunu söyledi. Yıldırım, İstanbul’da afet büyüklüğünde bir depremin beklenmediğini de kaydetti.

Yıldız Teknik Üniversitesi’nde düzenlenen ‘Merkez Üssü-Epicenter’ konferansında Marmara’da yaşanması muhtemel büyük depremle ilgili bilinmeyenler masaya yatırıldı. Yapı ve Gelişim Kulübü tarafından İnşaat Fakültesi Konfrans Salonu’nda gerçekleştirilen konferansın açılış oturumunda, deprem konusunda yaptığı araştırmalarla tanınan YTÜ İnşaat Fakültesi Geoteknik Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Yıldırım

deprem ve yer şekilleri konusunda sunum yaptı. Yıldırım, kamuoyunun uzun süredir tartıştığı olası Marmara depremi ve sonuçları ile ilgili de çarpıcı bilgiler verdi.

“DÜNYA GÜNDE 8 BİN KEZ TİTRİYOR”

Dünyanın sürekli tektonik hareket halinde olduğunu belirten Prof. Dr. Mustafa Yıldırım, dünyanın her 10 saniyede bir titrediğini belirterek, “Dünya her an titriyor. Günde yaklaşık 8 bin kere yerkabuğu titriyor. Ama bunların hepsi hissedilmiyor. Çünkü bunların çoğu hissedilemeyecek büyüklükte.” şeklinde konuştu.

“İSTANBL’DA AFET BÜYÜKLÜĞÜNDE DEPREM BEKLENMİYOR”

Sunumunda İstanbul ve Marmara’da beklenen büyük depremle ilgili önemli bilgiler veren Yıldırım, afet boyutunda çok büyük depremlerin dalma-batma zonu denilen bölgelerde meydana geldiğini ifade ederek, İstanbul’da böyle bir zon bulunmadığını ve bu sebeple 9.0 ve üzeri büyüklükte bir depremin beklenmediğini söyledi. Yıldırım, İstanbul’da beklenen depremin en fazla 7,4 ve 7,5 büyüklüğünde olabileceğini ifade etti.

Şili’de 1960 yılında dalma-batma zorunda meydana gelen 9,5 büyüklüğündeki depremin dünyanın en büyük depremi olduğunu aktaran Yıldırım, İstanbul için bu büyüklükte bir deprem beklenmediğini belirtti.

“İSTANBUL’UN ŞANSI EN YAKIN FAYIN 8 KM’DEN GEÇMESİ”

Kamuoyunda en çok tartışılan konuların başında “Marmara depremi nerede olacak?” sorusunun yer aldığını belirten Prof. Dr. Yıldırım şunları söyledi: İstanbul depremi dediğinizde Çekmece’nin batısında Silivri’den başlayıp Saroz Körfezine kadar uzanan yerin toplam üç parça halindeki kırık hattının teker teker kırılması şeklinde olacak. Tabii ki orada yaşayan insanlar da çok değerli ama, İstanbul’da 15 milyon kişi yaşadığı için bu daha fazla önemseniyor.”

İstanbul’un deprem konusunda bir açıdan şanslı sayılabileceğini vurgulayan Yıldırım, “İstanbul’a en yakın deprem 8 kilometre mesafede. Adapazarı’nın göbeğinde, yer alıyor. Adapazarı’nda tam fay hattını geçtiği yerde mutlaka hasar olacak bu normaldir, ama onun 50-100 metre ilerisinde ve gerisinde deprem şartnameleri ve yönetmeliklere uymayan binaların dışındakiler sağ salim çıkmıştır. Önemli olan binanızı bu şartnameleri uygun yapmaktır.” ifadesini kullandı.

“BOLU TÜNELİNİN FAY HATTI ÜZERİNE KURULDUĞU TESADÜFEN ORTAYA ÇIKTI”

Türkiye’de inşaa edilen bazı yapıların deprem gerçeği göz ardı edilerek yapıldığını aktaran Mustafa Yıldırım, Türkiye’nin en önemli ulaşım aksları arasında yer alan Bolu Tüneli’nin de aktif fay hattının göbeğine yapıldığını söyledi. Yıldırım, “Bolu tüneli Düzce’den Kaynaşlı’ya doğru, daha sağlam, ana fayın ortasından değil, fay zonunun olmadığı kesimden geçirilebilirdi. Mesafe de uzamazdı. 10 yıl da gecikmezdi. Büyük bir problem gözükmezdi. dedi.

Bolu Tüneli’nin fay hattı üzerine kurulduğunu 10 yıl önce yine Yapı Gelişim Kulübü ile yaptıkları bir gezi sırasında fark ettiklerini belirten Prof. Dr. Mustafa Yıldırım, “İyi ki gitmişiz. Aynı zamanda ben de öğrendim. Dediler ki; ‘kum taşından geçiyoruz, çok anormal bir şey’ Ayağı indik baktık ki elimi attım hemen onun fay kili olduğunu anladım. Bir mühendis için kum taşı ile fay kili çok farklıdır. Böyle bir şey olabilir mi” şeklinde konuştu. Bunun üzerine proje değişikliğine gidildiğini belirten Yıldırım, proje değişikliğinin ise tünelin bitirilme süresinde uzamaya meydan olduğunu aktardı. Yıldırım, Bolu Tüneli’nin o bölgede meydana gelecek ilk yanal atımlı depremle kullanılmaz hale geleceğini dile getirdi.

“TELEVİZYON KULESİ HEYELAN BÖLGESİNE İNŞAA EDİLMİŞ”

Depremin aynı zamanda farklı bir doğa hareketi olan heyelanı da tetikleyebileceğini bildiren Yıldırım, inşaat çalışmalarının ‘deprem-heyelan ilişkisi’ ele alınarak yapılması gerektiğine işaret etti.

Beylikdüzü’ne yapılan televizyon kulesinin ise, bu gerçek gözardı edilerek heyelan bölgesine kurulduğunu vurgulayan Yıldırım şunları söyledi: “244 metre yükseklikteki televizyon kulesi olduğu gibi heyelan bölgesine inşa edilmiş. 200 metre daha geriye yapsalardı bir şey olmazdı. Allah korusun büyük bir depremde buradaki televizyon kulesi yan yatarsa hiç şaşmayın. İnşallah olmaz.”

Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Sitemizdeki yazı, resim ve haberlerin her hakkı saklıdır. İzinsiz kullanılamaz.
Yazılım: CM Bilişim - Tasarım: INVIVA